Doğumsal cilt lekelerine son

Doğumsal cilt lekelerinin toplumumuzda görülme sıklığı oldukça yaygın. Bu lekelere lazerle son vermek mümkün.Ciltte görülen doğumsal damar lekeleri doğumda mevcut ya da doğumu izleyen ilk yılda ortaya çıkan kırmızı, bordo, mor renkli cilt lekeleridir. Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Operatör Dr. Tuğrul Kihtir, lazer yöntemiyle, doğumsal cilt lekelerinden kurtulmanın mümkün olduğunu belirterek şu bilgileri verdi:

Doğumsal cilt lekeleri sık görülen bir durumdur. Bunların başlıcaları hemanjiyom ve port wine (porto şarabı) lekeleridir. Hemanjiyomlar insanlarda görülen en sık doğumsal anomali türü olup, yenidoğanların yüzde 2’sinde ve 1 yaşına kadar olan çocukların da yüzde12’sine kadar değişebilen oranlarda ve değişik büyüklüklerde izlenebilirler. Porto şarabı lekeleri ise yenidoğanların yaklaşık yüzde 0.4 ünde görülebilirler. Benzer şekilde cilt altındaki daha derin damarları tutan arteriovenöz ve venöz malformasyonlar da cilt üstünde görünebilen renk değişikliklerine neden olabilen damarsal lezyonlardır. Bazı damarsal cilt lekeleri ise yetişkin yaşlarda da ortaya çıkabilirler.

Kız çocuklarında daha sık görülüyor

Hemanjiyomların yüzde 70’i doğumda mevcuttur, yüzde 15’i doğumu izleyen ilk yıl içinde belirir, geri kalanı da daha sonraki yıllarda ortaya çıkarlar. Genellikle kız çocuklarında daha sık görülürler. Hemanjiyomlar vücudun genellikle tek bir bölgesinde görülmekte ve %15 olguda birden fazla adette de olabilirler.

İlk yıl içinde ortaya çıkan hemanjiyomlar ilk 4-6 ay içinde hızla büyür ve daha belirgin bir hale gelirler. Bunu izleyen 6 ay içinde bu görünümlerini koruduktan sonra yaklaşık 5-7 yaşlarına kadar renkleri solarak iyileşme eğilimi gösterirler, tamamen ortadan kalkmamakla birlikte olguların yaklaşık yüzde 80’inde, bu yaşlarda ve değişken oranlarda gerileme gösterebilirler. Hemanjiyomu olan çocukların yaklaşık yüzde 50’sinde lekeler, erken okul yaşlarından sonra mevcut kalmaya devam ederler.

Porto şarabı lekeleri ise doğumda mevcut mor-bordo renkli lezyonladır, değişmezler, çocuk büyüdükçe yavaş yavaş büyürler ve yaşam boyu aynı renkte kalırlar.

Tedavileri mümkün

Daha önceleri tedavileri pek mümkün olmayan doğumsal lekeler, son yıllarda etkin lazer teknolojilerinin geliştirilmesiyle tedavi edilebilir duruma gelmişlerdir. İlk lazerler ile olan tedavilerde, kalıcı iz oluşumu ve rengin silinmeden başka bir renge dönüşmesi gibi durumlar izlenmekteyken, son zamanlarda geliştirilen lazer türleri bu risklere neden olmadan tedaviyi mümkün kılabilmişlerdir. Bunlar arasında PDL türü lazer, doğumsal lekelerin tedavisinde standart tedavi olarak kabul edilmektedir. Kplast merkezimizde damarsal lezyonların tedavisinde PDL lazeri türü kullanmaktayız.

Lazer tedavisi, cilde üstünden uygulanan lazer ışını yardımıyla gerçekleştirilmektedir. Cerrahi bir girişim söz konusu olmadığı için kesi yapılması gerekmez, ve kanama ve ağrı gibi durumlar söz konusu değildir. Tedavi, genellikle 4-6 hafta aralıklarla uygulanan 4-6 seans tedaviden oluşur.

Lazer, başarı oranını yükseltiyor

Başarı, lezyonların renginin belirgin derecede açılması ya da tamamen ortadan kaybolması olarak tanımlanır. Başarı oranları hemanjiyomlar için yüzde 85-95, porto şarabı lekeleri için yüzde 40-75 arasında değişir. Erken yaşlarda cildin daha ince olması ve lekelerdeki damarların daha küçük ve yüzeyel olması nedeniyle tedaviye erken başlanması durumunda başarı daha fazla olmaktadır. Benzer şekilde daha yüzeyel olan lezyonlarda da, daha derin ve kalın olan lezyonlara kıyasla tedavi çok daha başarılı olmaktadır.

PDL türü lazer, bacaklarda ve yüzde görülen ince varislerin, ciltte pullu lezyonlara neden olan sedef hastalığının, yüz cildinde kırmızı renkli görünüme neden olan roza hastalığının, akne veya sivilcelerin, siğillerin, ameliyat veya travmaya bağlı izlerin, yüzde yaşlanmaya bağlı kırışıklıkların ve güneş lekelerinin tedavisinde de başarıyla kullanılmaktadır.