Yara Tedavisi

Vücudun değişik bölgelerinde ortaya çıkan ve zor iyileşen ya da iyileşmeyen yaraların bakım ve tedavisini amaçlar. Zor iyileşen yaralar, tıbbi bir sorun olmaları yanında büyük psikolojik ve sosyal rahatsızlık ve hasarlara da neden olabilirler. Bacaklarda ortaya çıkan zor iyileşen yaralar toplumun yaklaşık %1’ini etkiler.

Zor iyileşen yaralar çok değişik nedenlerle ortaya çıkabilirler. En sık nedenler venöz yetmezlik, diyabet, arteryel kan akımının azalması, uzun süren kemik infeksiyonu-osteomiyelit, radyoterapiye bağlı deri-yumuşak doku hasarı, böbrek yetmezliğine bağlı kalsifilaksi, vaskülit, mantar infeksiyonları, yanıklar, travmalar ve deri kanserleridir.

Bacaklarda ortaya çıkan yaralar, venöz ve arteryel kan akımının bozulmasına bağlı olarak gelişebilirler. Venöz yetmezlik, genellikle bacaklardaki toplar damarların içindeki kanın yukarı doğru akımını düzenleyen kapakçıkların bozulması nedeniyle ortaya çıkar. Bu durumun başlıca nedenleri toplumun yaklaşık %40’ında görülebilen varisli damarlar ile derin venlerde pıhtı oluşumudur. Bacakta zamanla şişlik ve ağrı ortaya çıkar, rengi koyulaşır ve zor iyileşen veya tekrarlayan yaralar gelişir. Venöz yaraların yaklaşık %10’unda hasta çalışamaz duruma gelir.

Diyabet toplumun yaklaşık %5’inde görülen sık bir durumdur. Dokulara giden arteryel kan akımının ve duyunun azalması nedeniyle olguların yaklaşık %15’inde ayak yaraları ortaya çıkar ve bu zor iyileşen yaraların yaklaşık üçte ikisi iyileştikten sonra tekrarlayabilir. Ayak yaraları, olguların yaklaşık %15’inde ayağın kesilmesini gerektirebilir.

Yara tedavisinin başarılı olabilmesi için, doğru tedavi yanında doğru tanı da büyük önem taşır. Yaraların tedavisinde debridman, deri greftleri, deri ve yumuşak doku şepleri, ve bypass damar ameliyatları gibi cerrahi yöntemlerden ve yaranın özelliklerine göre farklı türde pansumanlar, yara iyileşmesini uyaran ilaçlar, antibiyotikler, ve hiperbarik oksijen tedavisi gibi cerrahi olmayan yöntemlerden yararlanılır. Yara tedavisinde hastanın eğitimi ve tedaviye bilinçli katılımına büyük önem verilir. Bu, hem yaranın tedavisi hem de yeniden ortaya çıkmaması açısından büyük önem taşır. Amaç, hastanın tedavisinin sağlanarak normal yaşamına sağlıklı bir şekilde geri dönebilmesi ve sağlıklı kalmasıdır.